top of page

Muhasebe Mesleğinde Kadın




“Hâlbuki çalışma hayatında da "Kadın ve Anne" olması ona özverili davranılması için yeterli bir sebeptir.”

Anayasa’nın 49. maddesine göre “Çalışma, herkesin hakkı ve ödevidir. Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek, çalışma hayatını geliştirmek için çalışanları korumak, çalışmayı desteklemek ve işsizliği önlemeye elverişli ekonomik bir ortam yaratmak için gerekli tedbirleri alır” der.

Çalışma yaşamında din, dil, ırk, siyasi düşünce, felsefi düşünce veya cinsiyet nedeniyle ayrımcılık yapılamaz bu yüzden çalışma hakkı, hiçbir şekilde fark gözetmeksizin herkesin vazgeçilemez ve devredilemez hakkıdır.

Çalışma hayatında fark bu tip kriterlere göre değil eğitim seviyesi, performans, verimlilik, mevki, gibi kriterlere göre doğaldır.

Bir işte çalışmak sadece maddi açıdan değil topluma, ülkesine yararlı olabileceği düşüncesi ile de insanı manevi olarak mutlu kıldığı gibi kendine duyduğu öz güven duygusunu da güçlendirmektedir.

İş koşullarının aile yaşamına zarar veren noktaları törpülendikçe, eğitim seviyesi ve kalitesinin artırılması sağlandıkça, kadınların çalışma yaşamına tam katılımı, onların kişisel ve sosyal kalkınmaları için anahtar bir rol oynadığı gibi, ülke ekonomisine katkı sağlayacaktır.

Türkiye’de bazı mesleklerde erkek egemen yapı çok uzun bir zaman önce kırıldı. Bu kapsamda, öğretmenlik, avukatlık, akademisyenlik, doktorluk ilk akla gelen meslekler bir hayli yol kat etti. Peki, muhasebecilik mesleğinde durum nedir? Gelin hep birlikte inceleyelim.

Muhasebe mesleği birçok meslek dalını içermektedir. Finansçı, danışman, müşavir, avukat gibi birçok meslek dalıyla ortak çalışır ve onları kapsar. Ayrıca meslek mensuplarının profili incelendiğinde her yaştan, her eğitim seviyesinden, her türlü çevreden meslek üyesinin mevcut olduğu görülür. Böylesi zengin portföye sahip olan muhasebe mesleğini hem kadınlar hem de erkekler tercih ve icra etmektedirler.

Maalesef geleneksel olarak bazı mesleklerin kadınlara, bazı mesleklerin ise erkeklere özgü olduğuna yönelik yaklaşımlar ve inanışlar doğrultusunda muhasebe mesleği de uzun yıllar hem dünyada hem de ülkemizde erkek mesleği olarak algılandı.

Diğer birçok ülkede olduğu gibi, Türkiye’de de muhasebe meslek mensuplarının profili incelendiğinde mesleği icra yetki ve hakkına sahip olan kadın ve erkek sayısı demografik olarak karşılaştırıldığında, kadınların sayıca azlığı dikkat çekmekte, kadın muhasebe meslek mensuplarının sayısının erkek muhasebe meslek mensuplarının sayısından az olduğu görülmektedir. Bu bağlamda;

Ne dersiniz yoksa muhasebecilik de barındırdığı özellikler nedeniyle kadınlara atfedilen özelliklerin dışında bir yapıya mı sahiptir?

“Muhasebe mesleğine yönelik üst kuruluşlar ve meslek odalarında kadın yöneticilerin ve kadın yönetim kurulu üyelerinin erkeklere kıyasla bir hayli az olmasının sebebi bu mudur?

Tabi ki hayır.

Mesleğin erkek egemen bir konumda olmaması, kadınların rekabete katılmaları, nitelikli elemanların mesleği icra ediyor olmaları Muhasebe Mesleğine hem büyük prestij sağlayacak ve nihai olarak da bu durum tüm meslek mensuplarına olumlu sonuçlar olarak döneceği kesindir. 

Başarılı bir SMMM/YMM firması işletmek için yüksek kabiliyetli meslek erbaplarını bulabilmek ve bu insanları elde tutabilmeyi başarmak gerekir.

Kadın SMMM VE YMM’lerin hem meslekten hem de aile baskılarından gelen stresle uğraştıkları için daha fazla stresli oldukları bilinen bir gerçektir. Bu nedenle firmaların/ büroların kadın muhasebecilerin iş hayatında tutunabilmelerini sağlamak ve işyerlerinde karşılaştıkları problemlere çözüm bulabilmek için bir takım özverilerde bulunmaları mesleğimizin niteliğinin artışı gibi bir sonucu da beraberinde getirecektir.

Maalesef çalışma hayatında kadın toplumsal, bireysel ve örgütsel birçok zorluklarla baş etmek zorunda kalmaktadır. Kadınların önlerine çıkan bu zorluklar karşısında kendilerine sınır koydukları görülmektedir.Örnek vermek gerekirse Pepsi-Co eski genel müdürü Brenda Barnes üç çocuklu bir annedir ve çocuklarıyla ilgilenebilmek için kariyerinden vazgeçmiştir.

Muhasebe mesleğinde de kadın çalışanların çoğunlukla çalışma hayatlarına mola vererek devam ettiği görülmektedir. Genelde mola alanların çoğunluğu çocuklu meslek mensuplarıdır. Sırf çocuğa bakmak için veya yaşlı aile fertlerine bakmak içinde mola verdikleri görülmektedir.

Üniversitelerde yapılan tez çalışmaları, anket vb. istatistikî veriler incelendiğinde kadın meslek mensuplarının karşılaştığı zorluklar ana hatları ile şu şekilde sıralanmaktadır.

  • Kadın olmanın meslekte erkeklere göre kendine zaman ayırma bakımından da dezavantajlı bir durum yarattığını belirtmişlerdir.

Bu durumun sebebinde özellikle annelik rolleri büyük bir yer alırken, yine kadınların çalışma saatlerinden sonra üstlendikleri ev sorumlulukları kadınların kendilerine zaman ayırmalarında bir engel gibi önlerinde durduğunu belirtmişlerdir.

  • Çalışma hayatında iş ve aile arasında sıkça seçim yapmak zorunda kaldıklarını belirtmişlerdir.

  • Mesleğin döngüsel bir yapıya sahip olmasından dolayı kadınlar iş ve aile dengesini kurmakta zorladıklarını bu yüzden çalışmak istemediklerin belirtmişlerdir.

  • Meslek unvanını alıncaya kadar stajyer olarak meslek mensuplarına başvuran kadın meslek adayları, vergi dairesine vb. büro dışı işlere gidilmesi gerektiğinde, mükellefler ve diğer taraflarla büro dışında görüşülmesi gerektiğinde kadın stajyerlerin faydası olmayacağı düşüncesinin hâkim olduğunu belirtmişlerdir.

  • Kadın meslek mensuplarının aile yaşamına da erkeklerden daha çok vakit ayırmaları sebebiyle mevzuattan uzak kalabildiklerini belirtmişlerdir.

  • Kadınların erkeklere oranla iş yoğunluğu nedeniyle tatil yapamama sorununu erkeklerden daha fazla yaşadıkları belirtmişlerdir.

  • Kadın meslek mensuplarının ortaklık fikrinden uzak oluşlarının sebepleri arasında esnek çalışma saatlerinin ortaklarıyla problemler yaratma potansiyeli var olmasının yattığını belirtmişlerdir.

Türkiye’de kadın muhasebe meslek mensuplarının meslek icrası esnasında karşılaşmış oldukları çeşitli zorluklara rağmen, (SM-SMMM-YMM) mesleki etik ilke ve kurallara uyum konusundaki duyarlılıklarının daha fazla olduğu, disiplin cezaları yönünden kadın meslek mensuplarının daha az ceza aldığı görünmekte ve bilinmektedir.

TÜRMOB üye istatistikleri incelendiğinde muhasebe mesleğine mensup kişilerin cinsiyet dağılımları aşağıdaki gibidir. (Kaynak: Türmob 06.09.2021 üye istatistikleri)

      

CİNSİYET

SM SAYISI

SMMM SAYISI

YMM SAYISI

TOPLAM

KADIN

1.311

33.893

396

35.600

ERKEK

6.017

73.788

4.415

84.220

TOPLAM

7.328

107.681

4.811

119.820

 

Yukarıdaki tabloda erkeklerin bariz bir şekilde sayı olarak üstünlüğü görülse de geçmiş yıl istatistikleri ile birlikte incelendiğinde aradaki sayısal fark artmamaktadır.

Sürecin devamında Türkiye genelinde kadın meslek mensuplarının bu meslekteki oranlarının giderek artmakta olduğuna ve artmaya devam edeceğine inancımız devam etmektedir.

Bu durum kadın meslek mensuplarının ilerleyen zamanlarda karşımıza daha çok çıkacağı anlamına gelecektir. Kadınların muhasebe mesleğinde yaşadıkları çeşitli zorluklara rağmen,  mesleki kurallara uyum konusundaki duyarlılıklarının yüksek olması mesleğin saygınlığının daha da artması açısından da bir değer teşkil edecektir.

 

Faydalı olması ümidiyle…

2 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page